NEDEN GÖKKUŞAĞI RENKLERİNDE BESLENMELİYİZ?
- dengedehayat
- 15 Oca 2019
- 1 dakikada okunur
Güncelleme tarihi: 13 Mar 2020

Her sebze ve meyvenin faydası ayrı, doğa o kadar büyük bir mucize ki…kendi müthiş dengesinde bize her şeyin şifasını sunuyor…son zamanlarda en çok konuşulan konulardan biri de gökkuşağı renklerinde beslenmek…tabağımız ne kadar farklı renkte sebzelerle dolarsa o kadar hücrelerimizi besleriz. (Daha ölçülü tüketmek şartıyla meyveler de giriyor tabii)
Her rengin içeriğindeki fito-bileşenlerin faydası bir başka; ben en genel olanlarını toparlayıp paylaşmak istedim:
KIRMIZI: Domates, kırmızı biber, çilek, nar gibi…içinde “likopen” var, kalbimizi ve damarlarımızı koruyor, kansere karşı savaşıyor.
MAVİ-MOR: Patlıcan, pancar, siyah havuç, yaban mersini, karadut gibi…içeriğindeki “antosiyanin” kan pıhtılaşmasını önler, hücre yaşlanmasını yavaşlatır, Alzheimer’a karşı savaşır.
YEŞİL: Brokoli, lahana, roka gibi…içeriğindeki “sulforafan” ve “isosiyatin” karaciğerimize detoks etkisi yaptırıyor, içimizi temizliyor ve anti-kanserojen.
AÇIK YEŞİL-BEYAZ: Soğan, sarımsak, pırasa ve muz gibi…içeriğindeki “quercetin” çok kuvvetli bir kanser savaşçısı, anti-tümör ve anti-mikrobiyel özellikleri ile güçlü bir bağışıklık destekçisi…bağışıklığını güçlendirmek isteyenlerin bu kategoriden bol bol tüketmesini tavsiye ederim.
TURUNCU: Havuç, balkabağı, tatlı patates, şeftali gibi…içeriğindeki alfa ve beta karoten kansere karşı savunucu, kalp damar hastalıklarına karşı koruyucu, cilt ve göz sağlığına destek.
SARI-YEŞİL: Ispanak, bezelye, turp, avokado gibi…içeriğindeki “lutein” göz ve kalp sağlığını korumaya yardımcı
Bağışıklığınız kuvvetli olsun, genç ve güzel kalayım diyorsanız gökkuşağı renklerinde beslenin. Tabağınız rengarenk olsun.
Comentaris